Her şey belki de Cevat Şakir'in 1925 yılında Resimli Hafta dergisinde çıkan "Hapishanede idama mahkum olanlar bile bile asılmaya nasıl giderler" adlı öyküsünden dolayı İstiklal Mahkemesi tarafından Bodrum'da 3 yıl "kalebent"liğe mahkum edilmesiyle başladı. Cevat Şakir'in Bodrum'daki yaşantısının kısa sürede cezadan çok keyfe dönüştüğünü gören yetkililer onu tekrar İstanbul'a aldılar. Cezasının son yarısını İstanbul'da tamamlayan Cevat Şakir tekrar Bodrum'a yerleşti ve orada 25 yıl yaşadı. Bu dönemde yazdığı yazılarda Bodrum'un Karya dönemindeki adından esinlenerek "Halikarnas Balıkçısı" takma adını kullandı. Halikarnas Balıkçısı bu dönemde arkadaşları Sabahattin Eyüboğlu ve Azra Erhat gibi hümanist aydınlarla küçük balıkçı veya süngerci tekneleriyle birkaç günlük kısa Gökova turları yapmaya başladı. 1950 ortalarından itibaren her yıl artan sayıda insanın katılımı ile sürdü bu geziler.
Bu turlara "Mavi Yolculuk" adını çok mütevazi şartlarda başlayan bu ilk yolculukları yapanlar verdiler.
